google.com, pub-3163838852151076, DIRECT, f08c47fec0942fa0 GİTTİKÇE TUHAFLAŞIYORUZ
top of page
  • Yazarın fotoğrafıYitik

GİTTİKÇE TUHAFLAŞIYORUZ


Dün vefatının yıldönümü idi. Sümer TİLMAÇ'ı bizim kuşağın her ferdi gibi ben de çok severdim. Onunla ilgili hatıralar ve geçmiş röportajlarını okurken cenaze töreninin videosuna rastladım ve seyrettim.


Kendi tercihi midir elbette bilemeyiz. Alkışlarla uğurlanmış, pek çok sanatçı gibi. Sanatçı arkadaşları ise uzatılan mikrofonlara genelde aynı temennilerde bulunmuşlar; "Işıklar içinde uyusun."


Hakitaten tuhaf bir milletiz.


İngilizce konuşunca daha modern, Arapça konuşunca daha dindar olduğunu zanneden acayip bir toplum olup çıktık.

Garip, ucube bir lisan (!) musallat olunca dilimize, o güzelim Türkçemizden utanır oldu gençlerimiz.

Hayatın her alanına sirayet etti bu durum. Geleneklerimiz, göreneklerimiz de lisanımızla birlikte tuhaflaşmaya, değişmeye başladı.


Hastane odasında türlü cihazlara bağlı can çekişen babasıyla öz çekim yapan hayırlı (!) evlat mı ararsınız yoksa trafik kazasının hemen sonrasında başından oluk oluk kan akan arkadaşını kameraya çeken dost mu?

Maşallah ne ararsanız hepsi var.


Önceden biri vefat ettiğinde bu kara haber “selâ” ile hısım, akrabaya, mahalleye duyurulurdu. Artık bu konular SMS ile duyurulur oldu.

Önceden konu komşu, bütün mahalle toplanır el birliğiyle o acı paylaşılırdı.


Öyle ki cenaze evinde yemek dahi pişirilmez ev sahipleri sadece taziyeleri kabul ederken evin bu türlü ihtiyaçları komşular tarafından karşılanırdı.


Şimdi ise facebook yahut twitter duvarına yazılan klişe sözlerle bildiriliyor taziye.


Dedim ya lisanımız değişince, her şey değişti.


Önceden tekbirlerle, dualarla, salavatlarla uğurlanırdı son yolculuğa sevdiklerimiz. Şimdilerde alkışlarla, ıslıklarla uğurlanır oldu.


Önceden “Allah rahmet eylesin” derdik gidenin ardından, yahut “Ruhu şad olsun, nur içinde yatsın.”


Şimdiler de “Işıklar içinde uyusun” demek –tabiri caizse- moda oldu.


Allah aşkına rahmet-i rahmana kavuşmuş bir kişiyi son yolculuğuna alkışla uğurlamak İslam akaidinde mi var, Türk töresinde mi?

Işıklar içinde uyu ne demek?


Mezarda ampul mü var?

“Nur içinde yatsın”a ne oldu?


Ha bir de “toprağı bol olsun” tabiri var.


Osmanlı döneminde ölenin müslüman yahut gayr-i müslim olduğunun anlaşılması için kullanılırmış bu tabir. Ölen şayet gayr-i müslim ise “toprağı bol olsun” denirmiş.

Bir diğer rivayete göre ise Şamanizm’de insanlar öldükleri zaman değerli eşyaları ile gömüldükleri için, bu değerli eşyalar çalınmasın diye mezarları bol toprak ile kapatılırmış. O günlerden kalma bir temenni olduğu söylenir.


Korkmayın “Allah rahmet eylesin, nur içinde yatsın” derseniz şeriatçı olmazsınız yahu!


Bu vesile ile Sümer TİLMAÇ’ı bir kez daha rahmetle anıyorum.


Kabri nur, mekânı cennet olsun.

435 görüntüleme

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page